20’li Yaşlarda Genç Olmak yada Olmamak

Emre Durmuş - Yol Günlükleri

Bugün fark ettim ki beni takip eden binlerce 20’li yaşlarda insan var. Peki bu 20’li yaşlardaki insanlar neden beni takip ediyor?

Çünkü bu yaşlarda olupta benim gibi çok az deli gördüklerinden. Uzun lafın kısası 20’li yaşlarını gerçekten “yaşamak” istiyorum diye tüm hayatını değiştiren bir karar vererek, uzun bir yola dünya turuna çıkan 23 yaşındaki bir delinin notlarını okuyorsunuz. 

En son söyleyeceğimi en başta söyleyelim. Dünya turuna çıkmaya karar vereli 2 yıl oldu ve hayatımın en iyi kararı verdiğime şüphem yok. Ne emekli olmayı hayal ediyorum, ne de 40 yaşına geldiğimde ne yapacağım diye kaygılarım var. Hepsini çoktan aştım. Ne yapacağımı gayet iyi biliyorum.

Şimdi de sizin gibi 20’li yaşlarında olupta geç kalmadan birilerinin hayatında “iyi ki yapmışım” dedirtecek iki laf etmek istiyorum. Bunu egoist bir tavır olarak algılamayın lütfen aranızdan birisinin çıkıpta dostça bir şeyler söylendiğini düşünün. Emeklilik hayali kurmadan önce, kendinizi kötü giden ülke politikaları kurbanı ilan etmeden önce, hayatınızı birilerine adamadan önce kendi hayatınızı baştan inşa edebilmeniz için bunu okuyun.

Bu yazımı 30’lu 40’lı yaşlarda olupta okuyorsan ve benzer duyguları hissediyorsan sende 20’li yaşlardasın demektir, aramıza hoş geldin.

14462975 1780109072266357 6295706771527811070 n
Emre Durmuş – Japonya Yol Günlükleri

Küçükken hep bir laf duyardık büyüklemizden “Gençken çalışan yaşlılığında ekmeğini yer” derlerdi. Bu aslında onların anlattığı gibi emekli olmak için sağlam bir yere kapak attan daha fazla anlam içeriyordu. Kimin için çalışmak ve ne için çalışmak?

Ama biz bunu hep yanlış yorumladık ya da bir şekilde yönlendirildik. Önce yaşadığımız dönem içinde sisteme girmek için bizi okullara aldılar. Daha 7 yaşındaydık ne olduğu belli olmayan ve sürekli değişen saçma bir eğitim sistemi ile büyüdük.

Gerektiği gibi eğitim alamayan bizler bir yandan da diğer çocuklarla yarış içine sokulduk. Çocukluğu yaşayan, taşrada büyüyen şanslı insanlardan değilseniz muhtemelen iki apartman arasında oyun oynayarak geçti bütün bu yıllar.

Sen çocukken çocukluğunu yaşayamazsan asla yaratıcı ve hayal gücü yüksek bir insan olamazsın. Gençken yani enerjin varken oradan oraya atlayıp sıçramazsan, deney yapmazsan, taşa toprağa, doğaya, hayvana dokunmazsan, kalbinde sevgi beslemezsen ve tüm bunlarla gerektiği gibi yaşamazsan hayatının bu basamaklarını sonraya saklarsan bir bakmışsın o atladığın basamakları geri dönmek için geri gelmişsin ve iş işten çoktan geçmiş.

Sonrasında saçma sapan sınav sistemleri ile “üniversitelere” öğrencileri yerleştirdiler. Bu sistem sadece ve sadece ezbere dayalı bir saçmalığın sonucu oldu. Milyonlarca çocuk hangi sanatı sevdiğini, hangi spor dalında iyi olduğunu bilmeden büyüdü. Kendini sorgulayanlar bir şekilde yolunu buldu, diğerleri yani bizler hep güdüldük.  Ne müzisyenler, sporcular, grafikerler, fotoğrafçılar sırf hayat kaygısı yüzünden kendi kendini eledi bu sistemde. Çünkü sanatta sporda karın doyurmuyordu bizim dönemde!


Sonra bize dediler ki “bak oğlum/kızım eğer iyi bir iş bulamazsan aç kalırsın” yani bize gelecek kaygısını empoze ettiler. Kendi dönemlerinde çektikleri çileleri 21. yüzyıla da taşıdılar.  Bu durumlardan sonra ergenliğe gelmiş çocuğun tek bir amacı olabilirdi. Ne yapıp edip iyi para kazanan bir iş bulmalı, geleceğini garanti altına almalı.

Kapitalizm İdealizmi törpülüyor! Dedik gömdük içimize.

Bu insanlar ise şimdi 20’li yaşlarda bir kısmı mezun oldu bir kısmı ise hala öğrenci kafasında deli sorular ile yaşıyor/yaşamaya çalışıyor. Mezun olsa iş bulabilecek mi? Yılda sadece 1 hafta daha yıllık izni fazla kullanmak için şimdi çalıştığı işte ne kadar hizmet etmesi gerekiyor? Çocukken kurduğu hayallere ne oldu? Yaşamak isteği hayat nerede?

Sonra bunun yerini şu sorular aldı..

Ben gerçekten bu hayatı mı yaşamak istiyorum? Bana dayatılan şeyleri yaşamak zorunda mıyım? Nasıl bir hayatım olacak ilerde? Gençliğin son demlerinde “keşke” diye oflandığım bir hayat ve etrafımda hiç ihtiyacım olmayan gereksiz “kapitalizm” ürünleri ile beraber onlara hizmet eden insanlar topluluğu.

KAN-DI-RI-LI-YO-RUZ!

Evet, tek bir kelime bizi hep kandırdılar. Neden biliyor musunuz? Kendilerine hizmet ettirmek için. Karşılığında da senin aslında ihtiyaç duymayacağın şeyler vaat ederek mükemmel bir sistem oluşturdular. Böylece sistem hiç aksamadan sürekli müthiş bir hızla çalışıyor. Hepimiz de buna ister istemez hizmet ediyoruz.

Sen bu sistemde deli gibi para kazanınca ne olacak biliyor musun? Çoktan seni bir şeylere bağlı hala getirmiş olacaklar. Ve sen o çok parayı hiç bir zaman istediğin gibi harcayamayacaksın. Sana dayattıkları reklamlarla sen, hep bir şeyler istiyor olacaksın. Sonra da diğer insanlar sana diyecekler ki yaşamak için çalışıyoruz işte! Onu almak için bunu almak için! Bir gün teknoloji öyle bir noktaya gelmiş olacak ki bunları düşünmene bile izin vermeyecekler. Beyinlerimiz okunmaya başlandığında artık bizi yönetmeleri daha da kolay olacak.

Gün gelecek belkide bir aile kurmuş olacaksınız yani sorumluluklar başlayacak, zaten bu saatten sonra “gençlik” diye bir şey kalmamış olacak.

Bir kız/oğlan bulursunuz evlenirsin. Erkek askerliğini yapar gelir, bir yandan da beraber koltuk takımı perde takımı seçmeye gidersiniz. Kredi ile bir ev alırsınız sonra karı koca başlarsınız sonu gelmeyecek olan bu krediyi ödemek için çalışmaya… emekli olana kadar!

Siz bunu yaşamak İçin hayal kurmuş olamazsınız. Bu kadar kötü senaryo olmamalı! Bir şeyler yapmalı!  Biz daha 20’li yaşlardayız! Yolun başındayız ve tüm bu hikayeyi biliyoruz! Biz bu hayatı istemiyoruz! Diyebilecek kadar cesur olmak zorundayız.

Bende istemedim ve istemediğimi bildiğim gibi bunların ötesinde ne yapacağıma dair en ufak bir fikrim bile yoktu. Bunu öğrenmenin en güzel yolu konfor alanımdan çıkmakla olacağını biliyordum.

Çıktım, 2 yıl oldu ve artık hayatımda neyi severek yapacağımı çok iyi biliyorum.

Emre Durmuş - Yol Günlükleri
Emre Durmuş – Yol Günlükleri

Eğer bir şeyi severek yaparsan hayatın boyunca çalışmazsın. Sadece bundan sonraki süreçte o severek yapacağın işi bulmaya ada.

O sebeple hayatını değiştir! Bunun için benim gibi deli olmana gerek yok. Sistemi reddetmene gerek yok. Onu kullanabilirsin. Sistemi hala kullanabilirsin. Tamamen tüm gemileri yakmana gerek yok.

Daha güzel yaşamak için hayatını değiştir. Bunun için ilk adımı konfor alanından çıkmakla yapabilirsin. Unutma, en iyi şeyler asla sen konfor alanında iken gelmez. Mesela bu hafta sonu bir kaç arkadaşını kandır ve doğaya kamp yapmaya gidin. Ateş yakın, bağıra çağıra şarkı söyleyin, doğanın sessizliğinde düşünün. Ormana gidip yürüyüş yapın, kendinizi yeniden tanıyın. O gece yıldızlarla aydınlanın.

Etrafınızda olan biten festivallere göz atın, binlerce senin gibi insan o festivallere eğlenmek için gidiyor. Pazar günü evde oturup Game of Trons izlemekten daha iyi bir şeyler yapabilirsin.

Hala 20’li yaşlarını emekliliğini iyi geçirmek için kullanmak istiyorsan bile akıllı ol! Enerjini doğru kullan. Mesela her zaman çok değil, akıllı çalış. Düşün, sorgula, oku… bol bol oku. Yaratıcı olmak için zihninin  temiz olması gerektiğini unutma. Ortamını değiştir, yalnız kal, farklı insanlarla tanış. İyi beslen. Kariyer dedikleri olaya sen başka bak, benimsemek yerine kullan onu.

Gerçekten istediğin bir alanda iyi eğitim almak için elinden ne geliyorsa yap! 

Avrupa’da liseyi bitiren gençler ne yapıyor biliyor musunuz? Sırt çantasını alıp 1-2 yıl dünyanın farklı ülkelerini geziyorlar. Seyahat ediyorlar. Liseden hemen sonra üniversiteye gitmiyorlar. Böylelikle hangi bölüme gideceği, nasıl bir hayat planı yapacağına çok daha iyi karar verebiliyorlar. Bize böyle bir şans tanımadılar ama şu saatten sonra bir şeyleri değiştirmek için hala şansımız var.

İnsan olarak bizler doğaya aidiz. Yemek, barınmak gibi temel ihtiyaçlarımız dışında bize dayatılan her şey birer ilizyon. Bunu sende biliyorsun. Çok istediğin bir şeyi elde ettikten sonra ki hislerini hatırla. Sistemin sunduğu her şey böyle. Hiç bir zaman tatmin etmeyecek!

Unutma, hepimiz öleceğiz. Bunu hatırlamak bizi ürkütüyor ama değişmez bir gerçek. Şu anda hayatında olan herkes de bir şekilde hayatını yaşamış ve günü geldiğinde ölmüş olacak.

Ondan önce..

Dünya güzelliklerle dolu onları olduğu gibi görmelisin! Gördükçe yenilerini görme arzusuyla yanacaksın, hayata karşı bakışın değişecek.

Dünyada müthiş insanlar var onlarla tanışmalısın, tanıştıkça kendi dünyanda açılan pencerelere inanamayacaksın, senin gibi hisseden insanlarla.

Yaşanacak öyle maceralar var ki, her seferinde “off işte bu en iyisiydi” diyeceksin.

Umarım hayatında bir şeyler değiştirmeye karar verirsin ve bende buna şahit olurum. Seyahatle kal, sevgiler.

Emre Durmuş

15 Responses

  1. Düşünmek lazım, kitap okumak, görmek, deneyimlemek, yaşamak ve hayatı kendi başına yorumlayarak, senin için en iyisinin ne olduğuna, ne yapmak isteyip ne yapmak istemediğine kendi başına karar verebilmek lazım. Bu yazı bana seçtiğimiz okullar, çalıştığımız işler vb. hayatımızı etkileyen kararlar konusunda gerçek anlamda bir bilgimizin olmadığı, çevresel faktörlerin ve sistemin dayattığı iş bulma kaygısı vb. şeylerin etkisinin ne denli büyük olduğunun farkına bir kez daha varmamı sağladı Teşekkürler.

  2. güzel yazı olmuş. Gelecekte ne yapmayı düşünüyorsun paylaştınmı bilmiyorum ama merak ettim.

  3. Son zamanlarda okuduğum en güzel yazılardan biri. Aslında bu mecralarda fazla yorum yapmam ama yazınız (bir insan nasıl dünyanın bir ucundan aklımı okur kahin mi acaba dedirtti)
    İşin şakası tek kelimeyle ne istediğini bilen birinin yazısı.
    Ben doktor olmak istiyorum ama onlardan gördüğüm mutsuz hayat beni çok düşündürmüştü.Çünkü ben rutin bir hayat istemiyorum 40 yıl 50 yıl kendime hiçbir şey katmadan yaşamak hiç yaşamamaktan farksız.Ben hem insanları iyileştirmeyi ve yaratıcığımla bilim yapmayı çok istiyorum.Ama rutin olmayan bir hayatı da aynı şekilde.
    Sizden öğrendiğim sevdiğin seni mutlu eden şey ne ise onu yap.Haaa bide rutin olmayan bir hayat istiyorsun öyle mi? O zaman merak etme gerçekten bu hayatı istiyorsan onu alacaksın emin ol.Etrafındaki mutsuz doktorlara bakıp sakın karar verme.Çünkü nerdeyse hepsi(mutsuz olanların) bu mesleği hayallerini süsleyen istedikleri iş diye seçmedi kazanacakları statü ve para bunu yaptırdı
    Ama dostum sen farklısın sen bilimi de rutin olmayan bir hayatı gerçekten istiyorsun işte senin farkın bu ,sözlerinizi duyar gibiyim
    Sözlerime sona yaklaşırken benimde hayallerimden biri de dünyayı gezmek.Hele sizinde gösterdiğiniz bazı rüya gibi yerleri görmek beni sabırsızlandırıyo açıkçası.Gerçekten çok güzel.Tabi sizin ki kadar zor olmaması tercihim.Bana bunları yazdırdığın için teşekkür ederim abicim (resmiyeti burda bıraktım tanımıyorum ama aynı düşüncelerde olmak bence gerçekten kalpleri birbirine yaklaştıran bir şey)
    İnşallah dilediğim üniversiteyi kazanıcam.Peki sence abicim dünyayı gezmek için en güzel zaman ne zaman benim eğitimimi de aksatmadan bunu nasıl başarabilirim sence.En azından bir fikir verir misin
    Son olarak simyacı kitabını okumadıysan mutlaka oku. Ordaki delikanlının yerine kendini koyacağından eminim.Zaten okuduysan her anında anımsadığından eminim

  4. İnterrail yapmak istiyorum.Schengen vizesini almak için bankada ne kadar para göstermem gerekiyor veya ailem sponsor olsa masrafları şahsım tarafından karşılanacak derse olur mu

  5. Ben 29 yaşındayim ve bir otomotiv sektorunde yoğun tempolu calismaktayim yazilarinizi okudum ve ciddi manada isimden ayrilmaya karar verdim parasiz nasil yasarim bilmiyorum ama denemeğe değer suan dusundugum tek sey yerini soyle uçaga binip yanina gelip sana bu yolculukta arkadaslık etmek istiyorum.Çünki yabanci dilim yok:))) boyle bir ülkede yasamak egitimsiz buyumek kadar kotu bir sey yok gercekten.

  6. Ben 29 yaşındayim ve bir otomotiv sektorunde yoğun tempolu calismaktayim yazilarinizi okudum ve ciddi manada isimden ayrilmaya karar verdim parasiz nasil yasarim bilmiyorum ama denemeğe değer suan dusundugum tek sey yerini soyle uçaga binip yanina gelip sana bu yolculukta arkadaslık etmek istiyorum.Çünki yabanci dilim yok:))) boyle bir ülkede yasamak egitimsiz buyumek kadar kotu bir sey yok gercekten.

  7. Emre ya beni deli ediceksin herşeyi arkamda bırakım gitmek için kendimi zor tutuyorum

  8. Emre bir daha ki sefer beni de götür. Masraflar benden kardeşim. Mümkünse Brezilya olsun. Çok ciddiyim

  9. Harun demiş ki ahiret var onu düşün bu dünya yı değil. Ben de diyorum ki bu dünya allahın evi vatanını sadece türkiye görme her yer allahın. o yüzden her yeri göremezsen allahı ve yarattıklarını da göremez ve keşfedemezsin. evde oturarak saçma sapan gündemlere takılarak allahı asla anlayamazsın. dünyayı cennet yapamayan cennete nasıl gitmek ister. votka vişne demişsin hep çay içerek kafa da güzel olmaz. votka da içmen lazım kafan güzel olsun. 50 yaşına geleceğini nereden biliyorsun her şeyi sıkıntı stres problem yaparak kalp krizi geçireceksin. rahat ol al bir şarap kalbe de iyi gelir beyine de dans etme zamanı.

  10. kanka ahiret var onu napacaz . dünyayı talan ederizde , öldükten sonra napacaz, hesabını nasıl vericez hep votka vişne kafası pompala falan ,doyasıya yaşamak güzel olurdu ya sonra düşünme diyosunda allah korusun bir hastalansan örnegin kanser oldun bu hayallerin ne olacak yaşama arzun hayallerin mahvolucak hatta hastalanmayı gec 30 yıl daha gezdin diyelim 50 yaşlarında ülkene döndüğünde ne olacak doğru soyluyorsun lanet bir sistemin ortasındayız ama bu bir gercek biraz sisteme ayak uydurmalıyız

  11. Merhaba,

    Okurken her seferinde hak verdim bende 20’li yaşların sonuna geliyorum ve üniversteden sonra hemen iş hayatına başladım sıkıcı hayatımın olduğunu 2 yıl önce farkederek yavaştan seyahatlere başladım, siz bloggerlardan esinlenerek çooooook teşekkkürler 🙂
    Dilerim hayatınızda herşey istediğiniz gibi olur ve dilerim herkes keşke demeden gönlünce yaşar bu hayatı ^_^

  12. Mesajlar gerçekten şahane. Çok doğru tespitler, net çözümler. Bambaşka şekillerde sistemin dışına çıkmayı başarabilmiş, 40’li yaşlarda, 2 çocuk yetiştiren bir kadın olarak yüzümde gülücükler açtırıyor bu tarz gençler ve böylesi güzel düşünceler, hayatlar…

    Sadece tek bir ricam var. Lütfen imlaya daha fazla dikkat edin. Bu sayede okuduklarımızdan çok daha fazla keyif alacağımızdan eminim.

    Sevgiyle…

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Share on facebook
Facebook
Share on twitter
Twitter
Share on whatsapp
WhatsApp

Benzer Yazılarım

WayAway.io ile Ucuz Uçak Bileti Almak (İnceleme)

27 Ülke için EFSANE Yurtdışı Turları Etkinlik ve Tavsiyeler Listesi 

Ucuz Uçak Bileti Nasıl Alınır +17 Gerçek Yöntem 2023

emre durmuş

Emre Durmuş

6 yıl önce çıktığım dünya turunda şimdiye kadar 60’dan fazla ülkede bulundum. Elimden geldiği kadar youtube kanalım ve seyahat blogumda en iyi tavsiyelerimi ve yol günlüklerimi paylaşıyorum.