Dünyanın en güzel manzaralarından birine sahip olan Antik Likya Yolu ününün sınırlarımızdan epey uzaklara kadar ulaşıyor ve her yıl yerli yabancı pek çok turistin yoğun ilgisiyle karşılaşıyor.
Fethiye-Antalya arasında Likya kıyılarını dolanan 540 kilometrelik yürüyüş yolu bir yanıyla sahip olduğu zengin kültürel mirası içinize işlerken öte yandan Akdeniz’in cennetten bir parçasını sizinle cömertçe paylaşmaya hazır. Bense uzun yıllardır yapmayı planladığım Likya Yolu yürüyüşünü ancak geçtiğimiz senenin yazında deneyimleme fırsatını buldum.
Tabii ki bu yolun hepsini gezmek zorunda değilsiniz. İsterseniz bir turla, isterseniz de Fethiye ya da Antalya tarafından uygun gördüğünüz kısımlarla Likya Yolu rotası oluşturabilirsiniz.
Ben de kendi deneyimlediğim şekilde Likya Yolu rotası nasıl gezilir, Likya Yolu’nu gezerken nasıl alternatif bir plan oluşturulur , Likya Yolu gezisine doğru işe koyulurken nasıl hazırlıklar yapılır birer birer açıklamaya çalışarak sizin için bir Likya Yolu rehberi oluşturacağım.
Youtube sayfamda bu eşsiz antik yola dair deneyimlerimi ve yaşadıklarımı paylaştığım bir video da bulunuyor, dilerseniz aşağıya bırakıyorum:
Yorumlara Likya Yolu’na dair az bilinenleri, deneyimlerinizi ve önerilerinizi yazabilirsiniz. Hazırsanız ülkemizin güney kıyılarındaki bu benzersiz yürüyüş yoluna yakından bakacağız.
Bu bölge için en çok işine yaracak olan yardımcı bilgiler
- Ucuz uçak bileti içi : Kiwi
- Ucuz araba kiralamak için: Rentalcars ve Discovercars
- Airbnb konaklamada 179 tl kazanmak için: Airbnb
- Ucuza Otel, pansiyon veya kamp rezervasyonu için: Agoda
- Tüm kamp malzemelerimin listesi: Kamp ekipmanlarım
- Fotoğraf video çekim ekipmanlarım: Elektronik ekipmanlarım
Likya Yolu Kamp Hazırlığı – Hangi Kamp Ekipmanlarını Yanıma Alıyorum?
Likya Yolu gezisi denilince akla ilk gelen şey kamp yapmak ve yanınızda götüreceğiniz kamp malzemeleri olacaktır. Evet, farklı konaklama alternatiflerine de göz atabilirsiniz. Ama Likya Yolu turistleri genellikle harika doğanın ortasında uygun gördükleri yere kamp kurmayı tercih ediyor. Bununla birlikte yapacağınız uzun yürüyüşleri de aklınızda bulundurarak yanınıza kamp malzemeleri almanız gerekiyor.
Benim yanıma aldığım kamp malzemeleri ve yürüyüş için ihtiyacınız olabilecek malzemeler.
Güvenli bir yürüyüş için:
Konforlu bir kamp için:
Her şeyden önce susuz kalmayacağınızın garantisini vermelisiniz, su hayati önem taşıyor. Yol üzerinde bulabileceğiniz su kaynakları ara ara seyrekleşebiliyor.
Nasıl Bir Ayakkabı Seçmelisiniz?
Bunun yanında ayakkabılarınızın yürüyüş ayakkabısı olması ya da dere tepe düz giderken ayaklarınızı olabildiğince koruyabileceğiniz bir seçeneğiniz olmalı. Benim en büyük hatalarımdan biri yanıma trekking ayakkabılarımı almamamdı.
Ayakkabılarınızın hem konforlu olmalı hem de burkulmalara ve zedelenmelere karşı bileğinizi koruyabilecek bir tasarıma sahip olmalı. Ve batonlar, Likya Yolu’nun bazı kısımlarında yol dikleşebiliyor, daralıyor ve yürümesi oldukça zor bir yol haline geliyor.
Bilekli olan trekking ayakkabıları: Kaygan zeminlerde, çukarlarda ve benzeri durumlarda bileğinizi sararak burkulmaları önlüyorlar. Fakat ayağınızın hava almasına da bileksizlere göre daha engel oluyorlar.
Bileksiz olan trekking ayakkabıları: Ayağınızın hava almasına izi verdiği gibi yüksek tempolu yürüyüşlere daha müsait oluyorlar. Ben de böyle atlamayı, zıplamayı sevdiğim için bu tarz modelleri seviyorum.
Bu konuda ayağınızı en iyi tanıyan sizsiniz, ikisinin de artı ve eksi yönleri bunlar, bunu göz önünde bulundurarak seçim yapmalısınız.
Bu tür ayakkabılara özel kalın çoraplarda mevcut oluyor, eğer ayağınız hassas ise normal çoraplar ile ayakkabınız vurabilir. En pahalısından en ucuzuna kadar bunu yaşayacaksınızdır. Bu tarz ayakkabılarda fiyat arttıkça özellikleri artıyor, konforları değil.
Mesela zemine daha iyi tutunabildiğinden daha zor kayıyor, uzun süre kullanımda daha az yıpranıyor, suya ve soğuklara karşı daha dayanıklı oluyorlar.
Çadır Seçiminde Nelere Dikkat Etmelisiniz? Nasıl Bir Çadır Kullanıyorum?
Kamp malzemelerinin taşıdığı önem kadar, yanınızda nasıl bir çadır götürecek olduğunuz da önemlidir. Eğer ki Likya Yolu rotanızı uzun tutmayı düşünüyorsanız, çadır adeta eviniz olacaktır. Bu durumda içerisinde rahat etmelisiniz. Çünkü tüm yorgunluğunuzu burada çıkaracak ve güne motive bir şekilde başlayacaksınız.
- Mevsimine uygun çadır seçimi yapmalısınız: 3 mevsim çadırları bahar ve yaz aylarında kullanılır. 4 mevsim çadırları bunlara ekstra olarak kış aylarında da kullanılır.
5 mevsim çadırı ise her türlü zor koşulda sırtınızı dayayabileceğiniz çadır çeşididir. Tabii 4 ve 5 mevsimlik çadırlara Likya Yolu’nun havasında çok ihtiyacınız olmayabilir. - Çadırınız su geçirmez olmasına dikkat etmelisiniz.
- Nasıl bir çadır olursa olsun 2 tenteli olmalıdır.
- Çadır kumaşı dayanıklı olmalı.
- Çadır içerisinde kullanmak üzere mat, şişme yatak, uyku tulumu, çantanızda çok da yer kaplamayacak uygun ışıklandırma alabilirsiniz.
Antik Likya Yolu Başlangıç Rehberi
Likyalılar MÖ 15. yüzyıla dayanan tarihi boyunca kurdukları şehirleri bu yol ile birbirine bağlamayı başarabildiler. Rota üzerinde Letoon ve Xantos gibi birbirinden önemli antik kentler bulunuyor.
Fethiye’den başlayıp, Antalya’da son bulan 539 km uzanan bir yolculuktur.
Likya Yolu, batısında Muğla’nın Köyceğiz Gölü, kuzeyde Burdur’un Gölhisar ilçesi, doğuda ise Antalya bulunan bölgenin arasında kalıyor.
Her durakta bulunan Likyalılar yarı özerk modeli ile birlikte; korsanlık, paralı askerlik ve denizcilik üzerinden para kazanıyorlardı. Aradaki bu yarı özerk bölgelerin birbiri arasında mekik dokuması bu antik yolu bize miras bıraktı.
Likya Yolu Tam Olarak Nerededir? Likya Yolu Nereye Bağlıdır?
Likya Yolu, Muğla’nın Fethiye ilçesinde yer alan Ölüdeniz sınırlarında başlıyor ve Antalya Geyikbayırı’nda sona eriyor.
Tam olarak tüm lokasyonları saymak gerekirse Likya Yolu turu Ovacık’ta başlıyor; Fayalya, Kabak, Alınca, Bel, Gavurdağı, Xanthos, Kınık, Akbel, Patara, Kalkan, Sarıbelen, Gökçeören, Çukurbağ, Kaş, Limanağzı, Üçağız, Çayağız, Myra, Finike, Karaöz, Adrasan, Çıralı, Tekova, Roma Köprüsü, Göynük, Hisarçandır ve Çitdibi’nden devam edip Geyikbayırı’nda bitiyor.
Ama bu lokasyonların tümünü ziyaret etmek ya da etmemek tamamen sizlere kalmış.
Likya Yolu tam olarak Burdur’un Gölhisar ilçesi, Muğla’nın Köyceğiz Gölü ve Antalya’nın arasında kalıyor.
Likya Yolu Gezisine Ne Zaman Gidilir? Hangi Ayda Gidilir? Hangi Mevsimde Gidilir?
Ege ve Akdeniz mevsiminin ılık havasını alan Likya Yolu trekking ayakkabınız ve kamp malzemeleriniz yanınızda olduğu ya da konaklayacağınız yeri iyi seçtiğiniz, mevsimine uygun bir şekilde hazırlık yaptığınız sürece her mevsim tercih edilebilir.
Yolculuk süresi tamamen sizin tercihlerinize göre tamamen değişken olduğundan; bu detayda seçeceğiniz dönem için önemli olabilir.
Antik Likya Yolu’nu baştan başa yürümek isterseniz yürüyüş performansınıza göre 25-30 gün arasında değişen bir süreyi gözden çıkarmanız gerekiyor.
Benim yaptığım gibi yolun bir kısmını tamamlayıp farklı rotalar oluşturabilirsiniz. Ancak yürüyüşün süresinin oldukça uzun olduğunu göz önünde bulundurduğumuzda yaz aylarında bu işe kalkışmamanız gerektiğini belirtmem gerekiyor. İlkbahar ve Sonbahar ayları Likya Yolu’nu yürümek için en elverişli şartları sağlayacaktır.
Yaz Dönemi Likya Yolu Nasıl?
Sıcak, çok sıcak! Eğer ki yıl boyunca Teke Yarımadası’nı ziyaret edecek başka zamanınız yoksa yaz aylarını seçebilirsiniz. Tam anlamıyla kavurucu yaz tatilini hayal ediyorsanız, iyice bir D vitaminimi alayım diyorsanız, işin içine doğayı da katmak istiyorsanız yaz aylarında yapacağınız bir Likya gezisi sizin için ilaç gibi gelecektir.
Tabii yaz seçimiz Likya Yolu’nda beklediklerinize de bağlı. Örneğin eğer Tahtalı Dağı’na tırmanmak gibi bir hedefiniz varsa gerçekten çok zorlu anlar sizi bekleyebilir. Yine de siz kararlıysanız yanınızda bol güneş kremi götürmeyi unutmayın.
Likya Yolu İlkbahar & Sonbahar Dönemi Nasıl?
Teke Yarımadası turu en çok Eylül ve Kasım ayı arası ile Nisan ve Haziran ayları arasında tercih ediliyor. Likya Yolu ilkbahar aylarında en güzel dönemlerini yaşıyor olabilir. Bahar aylarının ılık havası ve canlılığını koruyan doğası eşliğinde oluşturduğunuz Likya Yolu rotanızın tadını çıkarma zamanı! Yaz aylarının kavuruculuğundan kurtulduk diye hemen sevinmeyin.
Özellikle ilkbahar aylarında da güneş kremi kullanmaya ve şapkanızı kafanızdan çıkarmamaya devam etmeniz gerekebilir. Ya da benim gibi Ekim ayında giderek güneşin yakıcılığıyla etrafa savrulan yapraklar eşliğinde Likya Yolu’nu arşınlayabilirsiniz.
Kışın Likya Yolu Nasıl Oluyor?
Likya Yolu kış ayları süresince çok sakin olacaktır. Ancak henüz doğa tam olarak yeşil rengini yollara dökmemiş olacaktır. Bu nedenle kış aylarının sonunu, bahara geçişi Likya Yolu’nu gezmek için seçebilirsiniz.
Likya Yolu’na Ulaşım Nasıl Yapılabilir? Nasıl Gidilir?
Likya Yolu ulaşım konusunda birden fazla yol tercihi arasında kalmanıza neden olabilir. Öncelikle Fethiye’den mi, Antalya’dan mı Likya Yolu’na başlayacağınızı belirlemelisiniz.
Fethiye Ölüdeniz ya da Antalya Geyikbayırı Likya Yolu’na giriş noktanız olabilir. Tabii Likya Yolu’nun uğradığı lokasyonlardan istemediklerinizi atlayabilir ve 20 farklı parkura sahip olan Likya Yolu’nu gezmek için farklı bir parkur tercih edebilirsiniz.
Fethiye’den ya da Antalya’dan Likya Yolu’nun başlangıcına götüren toplu taşıma araçları bulunuyor. Eğer farklı bir lokasyondan Likya Yolu’na başlamak isterseniz de havalimanlarından kalkan havaş servislerini kullanarak ya da otogarlardan kalkan dolmuşlarla belirlediğiniz lokasyona gidebilirsiniz.
Ankara’dan Likya Yolu’na Nasıl Gidilir?
Ankara’dan Likya Yolu’na ulaşım için öncelikle uçak ile Esenboğa Havalimanı’ndan Dalaman Havalimanı’na ya da Antalya Havalimanı’na gelebilirsiniz. Yada araç kiralama, otobüs, karavan gibi seçenekleri de düşünebilirsiniz.
İstanbul’dan Likya Yolu’na Nasıl Gidilir?
İstanbul Sabiha Gökçen yada İstanbul Havalimanı’ndan Dalaman yada Antalya Havalimanı’na giderek ulaşabilirsiniz. Eğer uçakla gidecekseniz, Dalaman aktarmaları genellikle buradan oluyor.
Likya Yolu’na Uçak ile Ulaşım Nasıl Yapılır? En Yakın Havaalanı Hangisi?
Kiwi üzerinden haritada Antalya yada Dalaman’a hatta yakın ve uygun fiyatlı başka uçuşlara da bakabilirsiniz.
Benim en çok kullandığım arama motoru: Kiwi
Bunun temel 2 sebebi var. Birincisi tüm havayollarının uçuş fiyatlarını kıyaslayabiliyor iken diğeri harita üzerinden alternatifleri görebilmem. Mesela böylelikle Ankara’ya ayrı, İstanbul’a ayrı bakmam gerekmiyor.
Likya Yolu’na Giderken Ucuza Araç Kiralama Nasıl Yapılır?
Araç kiralama işinizi ister Dalaman yada Antalya’dan yapın ister kendi şehrinizden kiralayın farketmez. Eğer kendi aracınız yoksa ve araç kiralayacaksanız en ucuz araç kiralama için mutlaka benim kullandığım sitelere bakın derim. Dünyanın her yerinde aynı şekilde araç kiralıyorum ve genelde en ucuz ve kaliteli markayı böyle buluyorum.
Peki neden araç kiralamak mantıklı? Araç kiralamanın sağlayacağı avantajlar neler? ve de ucuza uçak bileti varda; ucuzaaraç kiralama yok mu diyorsanız konuya giriyorum.
Eğer kamp için gidecekseniz ki bu rehber bunun için var. Eğer kendi aracınız yoksa ve kamp yapmaya gidiyorsanız Kamp eşyalarını taşımak biraz zor olacaktır.
O yüzden Eğer 3-4 kişi iseniz en uygun ulaşım yöntemlerinden biri olacaktır.
Ben genelde rentalcars üzerinden araç kiralıyorum. Tüm kiralama araçlarını tek seferde kıyaslayabilmem açısından pratik oluyor. Birde araç kiralayanlar bilir kiralama firmaları bireysel kiralamalarda belirli araç ve modellere yer verirler, ve bu da biraz dayatma gibi geliyor.
Bu dayatma da zaman zaman fiyatları etkiliyor. Bende artan rekabet yüzünden, bunu avantaja çevirmeye çalışıyorum. Bütün markaları sıralasın en ucuz fiyatı ve iyi arabayı vereni seçeyim istiyorum. Bunun için en çok kullandığım
Bu konuda tek bir markaya bağlanmak da bazen en doğru bir seçim olmuyor. Alternatif olarak da Discovercars‘ı kullanıyorum Bu ikisinden birinde mutlaka en uygun ve güvenilir firmadan araç buluyorum.
Araç kiralama siteleri gerçekten hiç faydalı değiller ve yoğunluklarda oldukça yavaş çalışıyorlar. Bu yüzden tek seferde birden fazla model, araç seçeneğini kıyaslamak pratik oluyor Uygun fiyat içinse tüm linkler üzerinden tek tek kontrol etmeniz gerekmekte. Dönemsel değişiklikler gösteriyorlar, ciddi fiyat farkları olmasa da bazı farklılıklar olduğunu söylemeliyim.
Otostopla Ulaşım Nasıl Yapılır? (Arabasız Ulaşım)
Ancak ulaşıma olabildiğince az para harcamak istiyorum diyorsanız otostop için kolları sıvamaya başlayabilirsiniz.
Bununla ilgili size genişçe bir tavsiyelerimden oluşan yazı hazırladım:
Ancak her zaman söylediğim gibi yollar ne kadar bozuk olursa olsun yanı başımızda duran bu doğa harikasına giden her yol mübahtır 🙂
Likya Yolu’nda Nerelerde Kalınır? Alternatif Konaklama Tavsiyeleri
Likya Yolu’nu yürümeye gelip kamp kurmamak olmaz. Bir kere bu yola adımınızı attıysanız o kamp atılacak. Antik Likya’nın büyüleyici havasına kendinizi teslim edin, hava açık olursa da yüzünüzü göğe çevirmeyi asla unutmayın. Öte yandan rota üzerinde otel, pansiyon gibi pek çok konaklama seçeneğiniz bulunuyor.
Kamp alanları:
- Kabak koyu
- Özlen Çayı (Patara)
- Sıcak Yarımadası
- Andriake Limanı
- Olimpos
- Çıralı
- Göynük
Airbnb ile Konaklama
Dağ evi, bungalov ve farklı konseptlerdeki evleri Airbnb üzerinden kiralayabilirsiniz. Airbnb de ne ya diyorsanız sizin için link bırakıyorum:
Airbnb Nedir? Nasıl Kullanılır?
Yol üstünde çok fazla alternatif yok malesef, fakat ksıa bir rota yapacaksanız sonrasında kendinizi ödüllendirmek için, rüya gibi evler bulup konaklayabilirsiniz.
Özellikle Fethiye’deki evlerin bazıları oldukça iddialı.
Likya Yolu: Görülmeye Değer Yerler
Bir yanıyla iliklerinize kadar doğaya boğulacağınız Likya Yolu, üzerinde ve yakınlarında bulunan 20’nin üzerinde tarihi sit alanı ile Lidyalıların tarihinde bir yolculuğa çıkmanız mümkün.
Antik Kentler
Antik kentlerin en önemlileri arasında UNESCO Kültürel Miras Listesi’ne de girmiş olan Xanthos ve Letoon antik kentleri bulunuyor.
Letoon Antik Kenti
Seydikemer’de bulunan Letoon antik kentinin MÖ 7. yüzyılda kurulduğu tahmin ediliyor. Letoon antik çağlarda Likyalılar için kutsal sayılabilecek bir öneme sahipti. Bu alanda bulunan Leto, Apollon ve Artemis tapınakları Letoon kentinin Antik Çağ’da Likya’nın dini merkezi olduğunu kanıtlar nitelikte.
Xanthos Antik Kenti
Xanthos, Letoon kentinin kuzeyinde Kınık beldesi yakınlarında bulunuyor. Kentin uzun yıllar boyunca pek çok kez yakılıp yıkıldığı rivayet edilse de her seferinde küllerinden doğduğu biliniyor. Likya döneminde başkent olan Xanthos, Bizans döneminde piskoposluk merkezi ilan edilmiş ve bu dönemde kentte birçok yeni yapı kazandırılmıştır.
Diğer Antik Kentler:
- Kalabantia
- Sidyma
- Pydnai
- Patara
- Phellos
- Antiphellos
- Sebeda
- Apollania
- Aperlai
- Teimussa
- Simena
- Sura
- Andriake
- Myra
- Belos
- Gagai
- Melanippe
- Olimpos
- Phaselis
Kaunos Kral Kaya Mezarları
UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’ne alınan mezarlar fotoğraf albümünüzün en eşsiz parçalarından birini oluşturabilir. Dalyan’da bulunan krallık lahitleri Kral Kaunos’un isteği üzerine mirasının ve uygarlığının uzun yıllar anılması için yaptırılmıştır.
Likya Yolu’nu kullanarak Kral Mezarları’na ulaşmak dar bir yolu iplerden yardım alarak geçmenizi gerektirdiği için biraz çetrefilli ancak yolculuğunuzu tamamladığınızda çekilen tüm zorluklara değecek bir manzarayla karşılaşacaksınız.
Galidonya Feneri
2007 yılında Türkiye’nin en güzel manzarası seçilen Galidonya Feneri Adrasan’a 8 kilometrelik bir mesafede bulunuyor. 1934 yılında Fransızlar tarafından inşa edilen fenerin yakınlarında dilerseniz kamp yapabilirsiniz.
Likya Yolundaki Plajlar ve Koylar
- Kabak Koyu
- Cennet Koyu
- Patara Kumsalı
- Sıcak Yarımadası
- Kekova
- Adrasan
- Korsan Koyu
- Çıralı Kumsalı
- Phaselis
- İztuzu Plajı
Likya Yolu Rota Tavsiyelerim
Likya Yolu dere tepe düz gittiğiniz, bir yükselip bir alçalan epey dolambaçlı bir yol. Rotanın hatasız tamamlanabilmesi için yol boyunca kayaların üzerinde kırmızı beyaz yönlendirmeler olduğunu göreceksiniz.
Onun dışında Likya için yürüyebileceğiniz 20’den fazla parkur var. Onun dışında beğendiğiniz yerlere göre sizde kendiniz bir rota oluşturabilirsiniz.
Fethiye, Ölüdeniz, Kelebekler Vadisi ve Yediburunlar gibi yerler popüler yerlerden Patara, Çıralı ve İztuzu yerler ise buna ek olarak benim beğendiğim yerler.
Bunun yanında belli aralıklarla bulunan farklı işaretler ve tabela yönlendirmelerinin yürüyüşçülerin işini oldukça kolaylaştırdığını söylemem mümkün. Başlangıç noktası için ben tercihimi Fethiye’den yana kullandım ancak dilerseniz yürüyüşe Antalya’dan da başlayabilirsiniz.
Ben 2019 yazında Ölüdeniz-Kabak rotasını tamamlamayı tercih ettim. Bu rotada hem Akdeniz’in eşsiz doğasıyla hem de birbirinden güzel manzaralarla yürüyüşünüzü zenginleştirebilirsiniz. Bunun yanında Ölüdeniz-Kabak rotası üzerinde pek çok konaklama fırsatı bulabilirsiniz.
Kayaköy
Likyalıların en büyük kentlerinden biridir. Kayaköy eski çağlarda Levissi ve Karmylassos isimleriyle anılmıştır. Fethiye’de 1957 yılında yaşanan deprem sonucunda yapılar harabeye dönmüş olsa da Kayaköy günümüzde pek çok turistin ilgisini çeken bir canlı müze haline gelmiş.
Kayaköy’de Likyalılardan geriye pek de bir şey kalmamış ancak harabeye dönmüş, terkedilmiş bir Osmanlı köyü ile karşılaşmaya hazır olun. Bazıları bu yüzden Kayaköy’ü hayalet şehir olarak tanımlamayı tercih ediyor. Bölgenin terk edilmiş olmasının sebebi 1923 yılında bu bölgeye iskân edilen Trakya Türklerinin altyapıya uyum sağlayamaması ve ovada yeni bir yerleşim kurması.
Kayaköy’den yapacağınız 40 dakikalık bir yürüyüş ile Soğuk Su koyuna gidebilirsiniz Dilerseniz yer yer taş örmeli patikayı kullanarak Ölüdeniz’e de varmanız mümkün.
Ölüdeniz-Kabak Rotası
Ölüdeniz
2006 yılında dünyanın en iyi kumsalı seçilen Ölüdeniz her yaz sezonunda turist akınına uğruyor. Ölüdeniz lagünü dünyada eşine az rastlanır bir güzelliği ayaklarınızın altına seriyor.
Faralya
Ölüdeniz’den sonra uzun bir yürüyüş sonunda önce Kirme köyüne sonrasında da su kaynaklarıyla dolu yolu kullanarak Kelebekler Vadisi’nin yamaçlarında konumlanan Faralya’ya ulaşacaksınız. Faralya’nın en önemli özelliklerinden biri birçok endemik türe ev sahipliği yapması.
Burada otel, bungalov ve kamp alanları gibi konaklama fırsatlarınız bulunuyor. Bunun yanında Faralya köylülerinin evlerine konuk olup köy kahvaltısı yapabilirsiniz. Faralya’dan Kabak’a doğru yol almadan önce Kelebekler Vadisi’nin büyüleyici manzarasına kendinizi bir süre maruz bırakmalısınız.
Kelebekler Vadisi
Faralya’nın hemen yanı başında Kelebekler Vadisi’ni bulacaksınız. Dilerseniz Kelebekler Vadisinin yamaçlarını keşfedebilir, dilerseniz de halatlar yardımıyla belirlenmiş yol vasıtasıyla bölgenin en güzel plajlarından birine ulaşabilirsiniz.
Kelebekler Vadisi’ne ayrıca Ölüdeniz’den kalkan tekneler ile gelme şansınız bulunuyor.
Kabak
Yola devam ediyoruz ve büyüleyici bir deniz manzarasına sahip patikadan sıradaki durağımız olan Kabak’a varıyoruz. Likya Yolu’nun üzerinde bulunan Üst Kabak yerleşimi Faralya gibi pek çok endemik bitki türüne ev sahipliği yapıyor.
Dilerseniz Kabak Vadisi’ndeki irili ufaklı şelaleleri keşfe çıkabilir ya da koyun da bulunduğu vadi tabanına görece zorlu sayılabilecek bir yolculukla inebilirsiniz. Ayrıca Üst Kabak yerleşiminden koya minibüs seferleri de düzenleniyor.
Son yıllarda etrafta Kabak Koyu’nun çok bozduğuna dair söylentiler dolaşsa da neredeyse el değmemiş doğasıyla vadinin ve koyun görülmesi gerektiğine inanıyorum.
Hisarönü – Faralya – Kabak Parkuru:
Likya Yolu yürüyüş parkurlarından Hisarönü-Faralya-Kabak parkuru Ölüdeniz ve Babadağ’ın tadını çıkarıp Kozağaç Köyü ve Kirme’den devam ettiğinizde varacağınız yer olan Kelebekler Vadisi’nin görülmeye değer manzarasıyla sizleri baş başa bırakacak. Kelebekler Vadisi ile yetinmeyiz Kabak’a doğru turu sürdürdüğümüz Likya Yolu rotası görsel olarak sizlere harika bir gezi yaşatacak.
Ölüdeniz’de sıcak suların tadını çıkarabilir, eğer tırmanma ekipmanlarınız varsa Babadağ’a tırmanabilir, Kelebekler Vadisi ve Kabak Koyu’nun eşsiz doğasını belki de bir kez daha görmek üzere ziyaret edebilirsiniz.
Hisarönü-Faralya-Kabak parkuru, Fethiye’den başlıyor. Yani isterseniz Likya Yolu’nun girişinden değil Fethiye’nin sahil yolundan gezmeye başlayabilirsiniz. Yol sonunda sizi Likya Yolu’yla kesiştirecektir.
Adrasan – Olympos ve Çıralı Parkuru:
Bu parkurda iki farklı yolu seçebiliyorsunuz. Yollardan biri 16, diğeri 19 kilometre oluyor. Yol dağa ve sahile uzanıyor. Çıralı, yerli Maldivler olarak da ün yapmış durumda. Aynı zamanda Çıralı, aileniz ile kalmanız için de iyi bir ortam sağlıyor. Caretta carettalarla birlikte uyanmak ve yerli Maldivlerin tadını çıkarmak için Çıralı’ya çıkan bu parkuru kullanabilirsiniz.
Olympos ve Çıralı sahilleri aslında art arda bulunuyor. Olympos Antik Kenti’nde Helenistik, Roma ve Bizans kalıntılarını görmek tarih meraklılarını fazlasıyla heyecanlandıracaktır. Çıralı’ya gitmişken efsanelere konu olan Yanartaş’ı da ziyaret etmek isteyebilirsiniz. Burada yerin altından çıkan gazlar sonucunda doğal olarak ateş çıkıyor. Sizler de hayatınızda nadiren görebileceğiniz bir deneyimi ediniyorsunuz.
Kaş – Limanağzı – Üzümlü İskelesi Parkuru:
Likya Yolu manzalarının en iyilerinden biri sahip olan Susuz-Kaş parkuru, meşhur Kral Mezarları’na çıkıyor. Hem denizin keyfini sürüp hem de tarihin derinliklerine varacağınız bu parkur 13 kilometre sürüyor. Kaş’ta bulunan Kral Mezarları’nın bir zamanlar tarumar edildiğini de duymuşsunuzdur. 2500 yıldan fazladır orada olan tarihi kalıntılar, Likyalılar’ın ölümsüz ruh inanışına dayanarak inşa edilmiş.
Tarih gezinizi bir kenara bırakıp denize girme kararı aldıysanız sizleri Limanağzı’na davet ediyorum. Üç farklı plaja giriş yeri bulacağınız için giriş ücretleri de değişecektir. Tertemiz suyu ve ışıl ışık doğasıyla görülmeye değer Limanağzı’nın ardından parkur Üzümlü İskelesi’nde sona eriyor.
Aperlai – Üçağız – Kaleköy Parkuru:
Üzümlü’den devam mı etmek istediniz? Üzümlü ile Aperlai arasında 15 koca kilometre bulunuyor. Ama eğer bu konuda ısrarcıysanız Aperlai-Üçağız-Kaleköy parkuruna devam edebilirsiniz. Tarihi kalıntıların çok yoğun olduğu bu parkur adeta bir ressam tarafından çizilmişçesine harika manzaralara tanık ettiriyor.
Buranın bulunma hikayesi oldukça ilginç. 1990’larakadar buradan kimsenin haberi dahi olmuyor. İngiliz bir kadın buraya geliyor ve bu yolu keşfediyor.
Uzun yıllar sonra bu yolculuğu yapan ilk kişi Kate Clow oluyor. Bu yolculuğu böylelikle ortalığa çıkartmış oluyor.
İyiki de çıkmış. “Yapılabilecek En Güzel Yürüyüş Rotalarından Biri“
Likya Yolu İşaretleri
Grande Randonnee adlı Fransız işaretleme sistemi kullanılarak belirlenen rotada, kavşak noktalarında sarı renkte yönlendirme tabelaları bulunuyor. Rotayı biraz daha kolaylaştıran kırmızı beyaz çizgiler ise patikalarda her 50, toprak yollarda da her 200 metrede bir karşınıza çıkıyor
Umarım keyifli ve faydalı bir içerik olmuştur.
Sevgiler 🙂
Yürüdükten sonra:
